Cevap: Evet, ama…
Sevet Tazegül’ün Olimpiyat derecesi alarak tarihe geçme noktasında evet.
Bahri-Azize Tanrıkulu’nun Olimpiyatlar derecesi yönünden evet, Onlarca Avrupa ve Dünya dereceleri yönünde evet, Kore’de bulunan Taekwondo müzesindeki Türkiye Taekwondo’cularının durumu ve görüntüsü yönünden evet, Türkiye’de lisanslı sporcu sayısı yönünden evet, Bu alana birkaç cümle veya epey cümleler yazılarak evet denilebilir.
Gelelim ama kısmına;
Birçok Üniversitede Taekwondo ders halinde olmasına rağmen hala bir iki akademik çalışma dışında
1-Taekwondo muzu yaygın bilimsel, işlenebilir, tartışabilir konuma getiremedik. Az İlim adamımız var. Olanların bazıları da Üniversiteye uğramıyorlar. (Örnek Metin Şahin. Ali Şahin)Vakit yok efendim! Federasyon işlerinden zaman kalmıyor. Hadiyin oradan. Fatih Çatıkkaş nasıl yapıyor? Şakir Bezci nasıl yapıyor?
2-Bütün spor salonlarında İllerde, ilçelerde hatta köylerde Taekwondo yapılıyor. Daha uygulanabilir bir Taekwondo el kitabımız yok. Ana standartları hala betimleyememişiz. Babadan kalma, eski hocalarımızdan kalma kulaktan dolma fikirlerle Taekwondo yaptırıyoruz. Hemen hemen hiçbir hocamızın yıllık çalışma planı ve programı yok. (Erdal Aydemir hocamı, Vedat Yılmaz hocamı, Mustafa Dolaş hocamı ve daha birkaç hocamı ayrı tutuyorum. Onlar işin erbabı. Söyleyemediklerimden özür dilerim)
3-Bütün kızdırdığımız Taekwondocular Kick Boksta dehşet başarılar elde ettiler. Onlara değer vermedik, veremedik. Kimini de dışladık (Tacettin Ata bir yöneticimiz sayesinde yıllarca başında bulunduğu Taekwondodan alınarak Kick Boks branşının başına geçirildi. Aferin(!)diyelim o yöneticiye).
4-Hala bir Taekwondo şurası yapamadık. Eteğimizdeki taşları bilimsel bir ortamda dökemedik.(Bu fikri yıllarca savunan Çorumlu İlhan kardeşime yazık mı oluyor ne?)Bir tink thank -Beyin fırtınası – gurubu kuramadık. Bir proje masamız yok. Olanlarda zaten ferdi bazda kaldı. Ailecek bocceci olduk. Triatloncu olduk. (Hakkı Ünal boccede dehşet başarılar elde etti.)Dışlanmaya devam ediyor. Kano cu olduk. Rafting ci olduk.(Şafak Tatoğlu hocama selam olsun, Halil Öziş hocama selam olsun)Body Buldingci olduk. Salonlarımız Step Aerobik sayesinde ekmek parası kazanmaya devam ediyor.(İhsan Görkem hocama selam olsun)
5-Spor salonlarımıza gelen sporcuların sayısı çok gibi görünse de diğer sporlardan para kazanan antrenörlerimiz federasyonumuzun yanlış tutumları sayesinde Taekwondo’dan gelen geleneklerini sürdürerek az da olsa sporcu yetiştirmeye devam etmekteler. Başarılı gözüken salonlar aslında başka branşların ekmeğini yiyerek Taekwondo ya ihanet etmeme gayreti içindeler.(Sadık Oflu hocama selam olsun)
6-Başarılı olan sporcuların başarısını inceleyen bir bilimsel çalışma varsa paylaşın da bizde bilelim. Servetin bütün emeği Nurettin Yılmaz hocama aittir. Nurettin Yılmaz yıllarca hep ben Serveti olimpiyatlara 68 kg a hazırlıyorum dediğini defalarca duymuştum. Israr la söylüyorum Servet Tazegül yanlış antrene edilmiştir. Bu antrenman şekliyle bile başarılı olan bu kardeşimizi Allah korusun bitirme aşamasına getireceğiz diye korkmaktayım. Kendisi ile ve antrenörü ile defalarca konuştuk. Ali Şahin milli takımda tek adama oynamaya devam ettiği sürece kendini de milli takımı da bitirecektir. Milli takıma on tane hoca çağırılır, antrenman da hepsi kenarda oturtulur-ki bu hal o hocaların sporcuların gözündeki durumunu siz düşünün-müsabakaya gidince de hepsine misafir gözüyle bakılır ve tribünde oturtulur. Yazıklar olsun bu anlayışa. Ya da en başarı elde edeceğine inanılmayan sporcuları bu arkadaşların koçluğuna emanet ederler, yanlışlıkla derce yaparlarsa da yarı final e finallerine gene baş hoca çıkar. Milli takım kafilesinde baş(!) lar olmadan fotoğraf bile çekilemez. Çekilirse dikkatleri çekilir. Yazıklar olsun.
7-Sözleşmeli antrenörler alınır. Taekwondo’cu sayısı artırılacak diye uğraştırılır. Oysa başarılı sporcular kalabalıkların arasından değil, özel antrenmanlardan meydana gelir. Özel antrenman yoksa, aile bağları yoksa, sevgi yoğunluğu yoksa başarı gelmeyecektir. Sevgi yoğunluğunu aşk yoğunluğu anlayanları da kınıyorum. Bu alanda da kötü örnekler mevcuttur. Milli antrenörle milli sporcuların veya hakemlerin gayri meşru olarak gündeme gelmesi çok esef verici bir faciadır. Böyle bir şey yoksa da bile görüntü verilmesi bile sakıncalıdır. İnsanlar çocuklarını sizlere emanet etmektedirler. Bu ne sorumsuzluktur.
Sözleşmeli antrenörler oy karşılığı tehdit edilir. ”Feshederim ha” edasıyla aba altından sopa gösterme hamleleri bu kardeşlerimizi ekmek kaygısına sürüklemekte ve psikolojilerinin bozulmasına sebep olmaktadır. Antrenör kardeşlerimizin kaygı durumlarını ölçen bir ilim çalışması varda bizim mi haberimiz yok.
8-Müsabakalarda “Benim dediğim oteller dışında kalınmayacak” talimatı da gerek antrenörleri gerekse camiayı rahatsız etmekte hatta bununla alakalı olarak bizzat suç duyurusunda bulunmuş bulunmaktayım. Antrenör zaten kıt kanaat işlerini hallederken lüks otellerde keyif sürme adına bu hareketler yadırganmaktadır. Yazıklar olsun sebep olan şişmanlara..(!)
9-Telefonla Dan sınav komisyonlarına talimat vererek şu şu adamlara dan vermeyin diyerek ikaz edip, daha sonra o dan alamamış kardeşlerimizi birbirine düşman ederek husumet oluşturulmasına ve ardından o başarısız olmuş kardeşime “Güya, yanlışlık olmuş moduyla yaklaşarak, bak bizsiz hareket olmaz “edasını verene de yazıklar olsun.
10-Yıllarca spora hizmet etmiş hocalarımızı insan bir onore eder. Ağırlar, Avrupa, Dünya derecesi yapmış kardeşlerimize protokolde istemeseler de yer açarlar. Taekwondo ya emeği geçmemiş AĞA beylerimizin işgal ettiği makamları bir türlü bu dostlarla paylaşmazlar. Tribüne çıkıp oturup iki antrenöre hasbıhal etmezler, onlara hep AĞAbey edası göstererek şekilden şekle girip enaniyetlerini gösterirler. Bu hal ne haldir? Antrenörünü şikâyet edip karakola yollayan zihniyet neyin başıdır. Elbette küfür ve edalarına şiddetle karşıyım. Bu hallere bürünen antrenör arkadaşlarımı da kınıyorum. Edep yahu diyorum. Nerde bir başarılı antrenör var hepsi federasyonla küs. Taekwondo kursu vermeyen, bir sporcu yetiştirme noktasında çabası bile olmayan baş hocalarımız mevcut yetişmiş sporcuların üzerinden para kazanma hırsını da kınıyor ve yazıklar olsun diyorum. Emeğe saygısızlara da saygı göstermiyor ve duymuyorum.
TAEKWONDO,
SADECE BAŞARI MAKİNASI DEĞİLDİR.
TAEKWONDO, AİLEDİR, MANADIR, ANLAM BÜTÜNLÜĞÜDÜR, BAZEN SEYAHAT ÖZGÜRLÜĞÜDÜR, BAZEN TEBDİL-İ MEKÂNDIR, SOSYALLEŞMEDİR, PAYLAŞMADIR, SINIRLARI AŞMAMAK KAYDIYLA EĞLENMEDİR, DİNLENMEDİR, TERAPİ ARACIDIR, TERBİYE ARACIDIR, ADAP VE MUAŞŞERET ARACIDIR, EMPATİ YAPMA ÖĞRETİSİDİR, DEĞER VERME VE DEĞER GÖRME ARACIDIR, SAYGIDIR, SEVGİDİR…
İMKÂNLARI OLMAYANA İMKÂNDIR, İMKÂNI OLANA YARDIMLAŞMAYI ÖĞRETME ARACIDIR. KALABALIKLARDAN SIKLANLARA YALNIZLIKTIR, YALNIZ KALANLARA ARKADAŞLIKTIR.
HER KİM NEYE MUHTAÇSA ORADA TAEKWONDONUN SİZİ SARDIĞINI GÖRECEKSİNİZ.
Gelin bu kardeşliğimizi pekiştirelim. Bu yanlış gidişe dur diyelim.