Taekwondo Federasyonu’nun bağımsız olarak kurulduğundan günümüze, İsmet IRAZ Hoca öncesi ve sonrası olarak betimleyebiliriz. Sonraki dönem, Cengiz YAĞIZ ile başlangıç olmuştur. Bu süreç içinde taekwondo, başarı grafiğiyle yükselen bir trende girmiştir. Şu anki başkan da o dönemde Türk taekwondosuna kazandırılmış bir sporcudur. Bu dönemde yurt içi başarılı turnuvalar ve büyük organizasyonlar düzenlenmiştir. Cengiz Başkan’ın bu gayretleri, sonraki döneme ivme kazandırmış; uzun yıllar oluşturulmuş sistemle başarılar elde edilmeye devam edilmiştir. Çeşitli sebeplerle Cengiz Hoca dönemi sonlanıp, Metin ŞAHİN başkanlığa atanmıştır.
Yaklaşık olarak 22 yıl süren bu dönemde yine taekwondo da uluslararası alanda sporcuların madalyalarıyla ülkemiz gurur duymuş, sporcularla birlikte antrenörler onurlandırılıp ödüllendirilmiştir. Bu dönemde yer yer alternatifsizliklerden dolayı Türk taekwondosu inişli çıkışlı dönemler yaşamıştır. Federasyon başkanlığı seçimlerinde de kimi adaylar çıkmış olsa da mevcut yönetimin aşırı baskılarından ve çeşitli sebeplerden ötürü başkan değişmeden sadece görevde bulunanların değişimleriyle, üst üste benzer yönetimler iş başında kalmıştır.
Süreç içerisinde ülkenin spor tesislerine yatırımların artmasıyla ve spor ortamının genişlemesi sonucunda taekwondo camiasının sayıca büyümesi, daha geniş kesimlerce yapılması çeşitli problemleri de beraberinde getirmeye başlamıştır. Özellikle her dönem yapılan yıllık programların kullanılabilirliği yetersizleşmeye başlamıştır. Yönetim bu durum üzerinde çözüm odaklı bir yaklaşımda bulunamamıştır. Bazen planlamalarda değişiklikler yapılmış olsa da bu durum yine de yeterli çözüm olmamıştır. Plan ve programlamadaki eksikliklerin zaman içinde çözüme kavuşamaması, büyüyerek yarışmalardaki organizasyon bozukluklarına yol açmıştır.
Tecrübe sahibi olmayan, liyakati uygun olmayan kişilere yanlı görevler verilmesiyle bu sorunlar çözülemediği gibi artarak devam etmiştir. Nitekim bu durum, başkan değişiminin ana nedenlerinden biri olarak son iki federasyon başkanlığı seçimlerinde sunulmuştur. Nedenli sorularla hesap istenmiş ancak çözüm üretebilmede beceri ve kabiliyet ortaya konulamamıştır.
Yaşanılan son federasyon başkanlığı seçimlerinde de kura ile delege hakkı elde eden birçok delege arkadaşımız, kendi kulüplerini temsilen inisiyatiflerini ve oy haklarını istedikleri gibi kullanamamış; taekwondonun yeni dönemine buruk girilmiştir. Önemli olan sadece delegelere yönelik oluşum değil, tüm taekwondo camiasını kapsayan birlikteliklerle başarılara ulaşmaktır.
Şu an önceden planları yapılan yarışmalarımızda, organizasyonların eksiksiz ve sporcuların durumları göz önüne alınarak yeniden güçlü bir düzenlemeye ihtiyaç olduğu görülmektedir. Çözüm mutlaka liyakat sahipleriyledir.










Sayın Prof.Dr.Fikret Ramazanoğlu,
Bendeniz 1970 yılında ATİK’de Taekwondo sporuna adım atmış, bugüne kadar müstakil Federasyonumuz kurulmadan önce Hyong sisteminde alt kuşak sahibi olmuş, Federasyon kurulduktan sonrada Poomsae sistemiyle sıfırdan başlayıp 10.Gıp’tan, Siyah Kuşak 7.Dan’a kadar yükselmiş, 1.kademe antrenör kursundan başlayıp sırayla 5.kademe kursunuda bitirerek Türkiyede Taekwondo branşında 2009 yılında, ilk Teknik Direktörlerden birisi olmuş 25 yıl aktif antrenörlük yapmış ve ilaveten namzet hakem kursundan başlayıp 1996 yılındada Millî hakem olmuş bir kardeşinizim. 1989’da Kırıkkale’nin seçimle ilk Federasyon İl Temsilciliğinide 5 sene yapmak suretiyle tecrübe sahibi oldum. Federasyona seçilen tüm kadroların yanında ve içinde olmadan hepsine mesafeli durarak çalışmalarını dışardan izleme fırsatı buldum. Ve hepsi hakkında bir kanaat sahibi oldum. Anlatmam gereken konular bu yazıma sığamayacağı için bir karşılaştığımızda zat-ı âlininize arz ederim İnşaallah.
Sayın hocam Taekwondo sporu politik tercihlerden uzak kalarak, artık bilimsel bir uğraş haline gelmesi gerekir, fakat ülkemizde şimdi uzun uzun anlatmayayım malesef başka tercihlerle yürütülmektedir. Salt şampiyonluk kazanmış eski sporcuların idarecilikte yarışır gibi mücadele etmeleri gereklidir ama yeterli değildir. Malümunuz spor idareciliği farklı bir çalışmadır, elbetde geçmişte şampiyon olmuş sporcudan faydalanılmalıdır.Ancak yetmez. Bir akademisyen hoca olarak sizin belirttiğiniz gibi liyakat konularını, bilimsel çalışmalarıda katmak gerekir diye düşünüyorum. Bu ve benzer konuları gündeme getirdiğiniz için size saygılarımla şükranlarımı sunuyorum. .
M.Ramiz Akın
Ziraat Yük.Mühendisi
DSİ Ankara 5.Bölge Emekli Şube Müdürü
WT.Taekwondo 7.Dan
(5.kademe antrenör)TEKNİKDİREKTÖR
Ankara Bölgesi Millî Hakemi (1996)